lunes, 25 de abril de 2011

Fikir üzerine


Düşünce ya da Fikir Özgürlüğü denildiğinde elamanter anlama ile insanın fikrini beyan edebilmesi anlaşılır. Şimdi buna bir de başka bir açıdan bakalım. Fikir Özgürlüğü belki de kişinin kendi fikrine tamamen kendi kararlarıyla ulaşması anlamında da pekala kullanılabilir. Burada Fikir Özgünlüğünü kast edilmiyor elbette. Bahsedilen var olan fikirler arasından özgürce düşünüp doğru fikre ulaşma başarısı.

Fikir özgürlüğü -eğer tam da zıt bir görüşe sahip olunmuşsa- büyük bir cesarettir de aynı zamanda. Popüler kültür insanına çok uzak olan bu kavrama sahip olanları belki yeni bir tanımla -mesela "yeşil kedi" kavramıyla- can vermek faydalı olacaktır. Yeşil kedi hakkında yazılacak bir kısa alegorik deneme, birazcık bile yeşil kedi olanların daha iyi anlayabileceği şekilde olacaktır.

Eğer bir insan zaten zaten en iyi fikre sahipse, ki burada fikirler içinden bir fikrin her zaman diğerlerinden daha iyi olduğunu kabul edip, biraz Platon'a biraz da Anselm'e gönderme yapalım, o halde fikir değiştiremeyeceği için fikir özgürlüğüne sahip olamayacak mı sorusu gelebilir. Burada cevap tabi ki olur yönündedir, lakin kendi fikrinin en iyi olduğuna inanç, fikir değiştirebilme cesareti kadar olmasa da, dahi çok büyük bir sabır, sebat ve cesaret gerektirir.
Dışarıdan bu fikir değiştirmeler incelendiğinde burada bir denge olmayacağı açıktır. Bir fikir her zaman diğerinden daha fazla yeni taraftar bulacaktır kendisine. Bu da hem gözlemciler için iyi bir ölçü, hem de ideal fikri bulmada yardımcı bir araç olacaktır.

Başlıkta ki resim tabi ki burada bahsi geçen fikir kavramıyla örtüşmüyor, lakin her gün kullandığımız merdivenlere biraz farklı bakma yaklaşımı, yıllardır sahip olduğumuz fikirleri, Descartes'ın da dediği gibi en azından bir kez gözden geçirmemiz konusunda bir hatırlatıcı yada uyarıcı olabilir. Ya ona daha sıkı bağlanmak yada ondan vazgeçmek için...